İsrail’in saldırılarının ardından halka seslenen Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara, savaştan korkmadıklarını ancak Suriyelilerin çıkarlarını kaos ve yıkımın önüne koyduklarını söyledi. Şara, “Süveyde’de güvenliği sağlama sorumluluğunu bazı yerel gruplara ve dini liderlere vermeye karar verdik. Bu karar, ülkenin yeni ve yaygın bir savaşa sürüklenmesini önlemekten kaynaklanıyor” dedi.
Suriye Devlet Başkanı Ahmed Şara, terör devleti İsrail’in ülkesini hedef alan son saldırılarının ardından dün ilk kez halka seslendi. Televizyon yayınıyla yaptığı açıklamada, Suriye halkının Beşer Esed rejimini devirerek yeniden ayağa kalktığını hatırlatan Şara, İsrail’in 8 Aralık 2024’ten beri ülkenin istikrarını hedef alan ve anlaşmazlıklar çıkarmak istediğini belirterek, terör devletinin hedefinin kaos çıkarmak ve istikrarın sağlanmasını engellemek olduğunu kaydetti. Şara, Dürziler üzerinden Suriye’ye müdahil olmaya çalışan işgalci güç İsrail’e de rest çekerek, “savaştan korkmadıklarını” ancak Suriyelilerin çıkarlarını öne koyduklarını belirtti.
İsrail’in çatışma ve ihtilafa yol açmak için her türlü yöntemi kullandığını vurgulayan Şara, “Bir savaş başlatabilirsiniz, ancak bunun sonuçlarını kontrol etmek kolay değildir. Biz bu toprağın evlatlarıyız ve İsrail’in bizi parçalamayı amaçlayan tüm girişimlerini alt edebilecek güçteyiz. Uydurma bir fitnenin kararlılığımızı sarsmasına izin vermeyecek kadar güçlüyüz” şeklinde konuştu.
Suriye’yi savaşa sürüklemeye ve bölmeye çalışanları çok iyi bildiklerini kaydeden Şara, “Halkımızı tek amacı vatanımızı parçalamak ve çabalarımızı boşa çıkarmak olan bir savaşa sürüklemelerine fırsat vermeyeceğiz. Suriye, yabancı komploların test sahası veya çocuklarımızın ve kadınlarımızın kanı pahasına başkalarının emellerini gerçekleştirebileceği bir yer değildir” ifadelerini kullandı.
Suriye halkına birlik mesajı veren Şara, “Bu milletin ayrılmaz bir parçası olan Dürzi halkımıza da sesleniyorum. Suriye asla bölünmenin, parçalanmanın veya vatandaşlar arası ihtilafların yeri olmayacaktır. Haklarınızı ve özgürlüğünüzü korumanın önceliklerimizden biri olduğunu ve dış güçlerin sizi etkilemesine veya aramızda ihtilaf çıkarmasına izin vermeyeceğimizi temin ederiz. Hepimiz bu toprakların ortağıyız ve hiçbir grubun Suriye’yi ve çeşitliliği ifade eden bu güzel imajını bozmasına izin vermeyeceğiz” tepkisini gösterdi. Suriye’nin Süveyde’de yaşanan çatışmaları durdurmak için büyük bir irade ve kararlılıkla olaylara müdahale ettiğini kaydeden Ahmed Şara, “Devletin durumu yatıştırmasına yardımcı olmak yerine, kaosa, kargaşaya ve fitneye hizmet eden kanun kaçağı gruplar ortaya çıktı. Bu çetelerin liderleri, aylarca diyaloğu reddeden, küçük kişisel çıkarlarını milletin çıkarlarının önüne koyan ve son günlerde sivillere karşı suç işleyenlerle aynı kişilerdi” dedi. Tüm zorluklara rağmen Suriye hükümetinin istikrarı sağlamayı ve yasadışı grupları bölgeden çıkarmayı başardığını ifade eden Şara, “İsrail yönetimi, bu çabaları baltalamak için sivil altyapıları ve hükümet tesislerini yoğun bir şekilde hedef aldı. Bu da büyük bir gerginliğe yol açtı” hatırlatmasında bulundu.
ABD, Arap ve Türk arabuluculuğunun bölgeyi “belirsizlikten kurtardığını” vurgulayan Ahmed Şara, bu ülkelere teşekkür etti. Ateşkes sürecine atıfta bulunan Şara, “Biz savaştan korkanlar arasında değiliz. Hayatımızı zorluklarla yüzleşerek ve halkımızı savunarak geçirdik. Ancak Suriyelilerin çıkarlarını kaos ve yıkımın önüne koyduk. Bu aşamada en iyi tercih, ulusal çıkarlar temelinde, vatanımızın birliğini ve halkımızın güvenliğini korumak için dikkatli bir karar almaktı. Süveyde’de güvenliği sağlama sorumluluğunu bazı yerel gruplara ve dini liderlere vermeye karar verdik. Bu kararın, ülkenin yeni ve yaygın bir savaşa sürüklenmesini önlemekten kaynaklandığını vurguladık” şeklinde konuştu. Şara, konuşmasının sonunda Dürzilerin haklarını korumaya yönelik adımlar atmaya hazır olduklarını yineledi.