Rusya-Ukrayna savaşı Çin-Rusya ve Rusya-Hindistan arasındaki ilişkileri kuvvetlendirdi. BRICS bu devletleri daha da birbirine yakın kıldı. Avrupa artık kendisi için çıkış yolunun yeniden Çin ile yakınlaşmak olduğunu görüyor. Ursula Van Leyen’in Semerkand zirvesi bunu Türk dünyâsı üzerinden yapmak istediklerini gösteriyor. Bu Türkiye kadar Rusya’nın da canını sıkan bir teşebbüs oldu.
Gâyeleri Rusya ile Çin’i birbirlerinden koparmak.
Son
Semerkand Zirvesi doğrudan Şanghay İşbirliği Örgütü’nü dağıtmeyi
hedefliyor. Rusya’nın Çin’den kopması,
Hindistan ile Çin arasındaki zâten mevcût olan ,ama BRICS içinde soğutulan meselelerin tırmandırılması
ise daha çok ABD’nin derinden kışkırttığını düşündüğüm bir süreç. Yâni,
Avrupa Şanghay İşbirliği Örgütü’nü hedefe koyarken ABD doğrudan BRICS’i hedef alıyor
. Bunu doğrudan yapamıyorlar. O sebepten Çin’in stratejik ortağı olan Pâkistan ile Hindistan arasındaki meselelerin odak noktası olan Keşmir hedef seçildi. Bu gerilimin tırmandırılması Çin’i devreye sokacağı muhakkak. Bu da
Hindistan’ı daha kesin bir sûrette Batı yanlısı bir çizgiye çekilebilecek.
Bu mesele Türkiye’nin dışında bir mesele değil. Türkiye’nin Pâkistan’ı,İslâm düşmanı olduğunu her şekilde ıspatlayan Modi’nin Hindistan’ı karşısında yalnız bırakmayacağı çok açık. En merak ettiğim hususlardan birisi, hem Çin hem de Hindistan ile yakınlaşmış durumda olan Rusya’nın nasıl bir tepki vereceği. Kendisiyle savaşmaya azmetmiş Avrupa’nın Çin’e yakınlaşmasından, üstelik bunu Türk devletleri üzerinden başlatması Rusya’nın hiç hoşuna gitmemiştir. Rusya’nın aynı şekilde Çin-Hindistan gerilimini de hiç istemeyeceği muhakkak. Eğer Pâkistan-Hindistan gerilimi tırmanır ve içine Çin’i de alan bir hâle gelirse
İsrâil’in, Gazze’de kendisini destekleyen Hindistan’ın yanında yer alacağı
muhakkak. Bu hususta en merak uyandıran şeylerden birisi de Âzerbaycan’ın ne tepki vereceği. Hatırlayalım;Âzerbaycan-Ermenistan savaşında Pâkistan can-ı gönülden Âzerbaycan’ın yanında yer alırken Hindistan Ermenistan’ı desteklemişti.