enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
39,2423
EURO
44,7139
ALTIN
4.175,57
BIST
9.486,56
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Parçalı Bulutlu
26°C
İstanbul
26°C
Parçalı Bulutlu
Pazar Parçalı Bulutlu
26°C
Pazartesi Az Bulutlu
28°C
Salı Açık
27°C
Çarşamba Parçalı Bulutlu
28°C

Fransa’da Müslüman karşıtlığı kurumsallaşıyor: Cami bombacısına göstermelik ceza

Fransa, Avrupa’da en fazla Müslüman nüfusa sahip ülke olarak dikkat çekerken, artan İslam karşıtlığı kaygı verici boyutlara ulaştı. Medyanın Müslümanları suçlu veya mağdur olarak göstermesi, ülkede yaşayan milyonlarca Müslümanı doğrudan etkiliyor. Öte yandan İslamofobik saldırılara gösterilen müsamaha ise tehditleri artıyor. Bunun son örneği ise Saint-Omer kentinde bir caminin önüne bomba yerleştiren 30’lu yaşlardaki bir kadına verilen yedi aylık ertelenmiş hapis cezası oldu.

Fransa’da Müslüman karşıtlığı kurumsallaşıyor: Cami bombacısına göstermelik ceza
REKLAM ALANI
04.02.2025 11:48
4
A+
A-

Fransa’da Sarkozy döneminden başlayıp François Hollande ve Emmanuel Macron’un cumhurbaşkanlığı ile devam eden Müslümanlara karşı ayrımcılık ve baskıcı tutum ülkede İnsan hakları savunucusu dernekler tarafından sürekli kınanmasına rağmen daha da kötüye gidiyor.

Bu oluşumlardan biri olan Lignes de Cretes adlı oluşum, Yeni Şafak için Fransa’da yaşanan durumu değerlendirdi.

Fransa’da bir caminin önüne el bombası bırakıp hiçbir terör suçu ithamı olmadan ve sadece ertelenmiş bir ceza alarak kurtulmak mümkün.

YAZI ARASI REKLAM ALANI
    Fransa’nın Saint-Omer kentinde (Pas-de-Calais) DİTİB camisinin önüne eğitim bombası yerleştiren 30’lu yaşlardaki bir kadın, 21 Ocak 2025’teki olay nedeniyle yedi ay ertelenmiş hapis cezasına çarptırıldı.

Olayın gerçekleştiği Saint-Omer şehrinde 300 kişi yürüyüş yapmış bizzat belediye başkanı bunu korkunç bir saldırı olarak kınamıştı. Ancak Müslüman toplumu, sanığın psikolojik olarak dengesiz olduğu yönündeki değerlendirmeyle yetinmek zorunda kaldı.

Bu olay ülkedeki İslamofobik şiddetin ve silahlı ırkçı üstünlükçü grupların saldırılarının sadece basit bir adli vaka olarak görülmesi eğiliminin bir örneği. Bu da Müslüman antifaşist aktivistlerin giderek daha fazla kriminalize edildiği bir dönemde yaşanıyor.

Fransız aşırı sağcı “Barjols” grubu, “çok yakında” gerçekleştirilmesi planlanan saldırılar düzenleme tehdidinde bulunmuştu. Üyeleri yakalandığında, hedeflerinden birinin yalnızca Müslümanlar değil, aynı zamanda Emmanuel Macron olduğu ortaya çıkmıştı. Ancak, mahkemede bu grubun birçok üyesi beraat etti, geri kalanlar hafif cezalar aldı ve adli kontrol altında serbest bırakıldı.

Müslümanlara müsamaha gösterilmiyor

Tehlikeli olarak değerlendirilen birkaç kişi temyiz duruşmalarına katılmadı. Ancak aynı müsamaha Müslüman sanıklara gösterilmiyor.

Filistin davasını savunan sembol isimlerden Elias d’Imzalene, barışçıl bir toplantıda sadece “intifada” kelimesini telaffuz ettiği için mahkemeye çıkarıldı ve Bolloré grubuna ait medya organlarında ve Fransa’nın büyük haber kanallarında Yahudilere karşı şiddet çağrısı yapmakla suçlandı. Genç bir anne ve sağlık çalışanı olan Amira Zaiter, sadece attığı tweetler yüzünden iki ay hapiste kaldı. Öte yandan, Paris’teki Gazze protestosunda göstericileri darp eden ve saldırılarını videoya kaydeden adam, davası bahara ertelenerek serbest bırakıldı.

Fransa’da, eğer antisemitik olduğu iddia edilen bir grafiti Filistin ile bağlantılıysa, iki yıl hapis cezasına çarptırılabiliyor.

Strasbourg’da 60 yaşında bir adamın aldığı ceza bunun bir örneğini teşkil ediyor. 62 yaşındaki adam ırkçı nefreti teşvik etmek ve terörizm suçuyla 18 ay hapis cezasına çarptırıldı.

Neo nazi bile daha az ceza alıyor

Öte yandan, bir sinagoga saldırı düzenlemeye kalkışmadan önce durdurulan neo-Nazi Angel B’ sadece dokuz yıl hapis cezası aldı.

Söz konusu kişi Heinrich Himmler 88 takma adıyla açıkça antisemitik içerikler paylaşıyordu. Telegram’da diğer neo-Nazilerle birlikte yaptığı paylaşımlar arasında şu tür ifadeler vardı:
“Silahlarınızı hazırlayın, bir katliam olacak. Yahudiler, Araplar, zenciler, hepiniz tek tek yok edileceksini

z.”,
“Yahudi pisliğini ortadan kaldırmaya çağırıyorum.”

Bunu, şiddete çağrı yapmadığı halde, sadece bir video yayınladığı için 15 yıl hapis cezası alan Filistin yanlısı ve ırkçılık karşıtı aktivist Abdelhakim Sefrioui ile kıyaslayınca ülkedeki vahim tablo ortaya çıkıyor.

Filistin destekçilerine yargı baskısı

Son dönemdeki bu yargı kararları, Fransa’daki Müslümanlar için son derece kaygı verici bir tabloyu gözler önüne seriyor. Yasal çerçeve, Filistin halkının mücadelesine destek veren her türlü ifadeyi ve daha genel olarak İslamofobiye karşı mücadele eden insan hakları aktivizmi suç haline getiriyor. Öte yandan, en şiddet yanlısı aşırı sağcı hareketler neredeyse hiçbir engelle karşılaşmadan faaliyet göstermeye devam ediyor. Bu da onların kendilerini her zamankinden daha güçlü hissetmelerine ve daha fazla saldırı düzenleme cesareti bulmalarına yol açıyor. Bunun yanı sıra tüm Filistinlileri “terörist” oalrak gören, onların katledilmesi için sosyal medya hatta televizyon kanallarında çağrı yapanlara bir soruşturma bile açılmıyor.

Buna karşılık Filistin destekçileri Fransa’da terör propagandası suçlamasıyla milletvekilleri bile soruşturulabiliyor, ancak Anders Breivik’in manifestosu fanatik bir İsrail destekçisi tarafından yayımlanıyor ve aşırı sağcı kitabevlerinde serbestçe satılabiliyor.

Paris’te, Kasım 2023’te, mavi yıldızların duvarlara çizilmesi olayı hakkında soruşturma açan vali Laurent Nuñez, altı müfettişin sadece bu olayla ilgilendiğini duyurmuştu. Ancak, bu sembollerin yabancı bir ülke provokasyonu olduğu ve Filistin yanlısı hareketle hiçbir ilgisi bulunmadığı ortaya çıkmıştı. Neo-Nazilerin antisemitik ve İslamofobik faaliyetlerine yönelik benzer kapsamda bir soruşturma yapıldığına dair hiçbir açıklama yapılmadı.

Bu durum Müslümanlara yönelik çifte standart ve antisemitizm adı altında Müslümanları kriminalize etme planının varlığına dair şüpheleri doğuruyor.

Bunun en büyük delillerinden biri de 7 Ekim olaylarından sonra 1000’e yakın insanın terörü övme suçlaması ile karşı karşıya kalması bir çoğunun da ya da hapis ya ertelenmiş ceza alması.

Bu konuda en ilginç verilerden biri İsrail yanlısı siyonist bir lobi CRIF’in (Fransa’daki Yahudi kuruluşları konseyi) kendi raporundan geliyor. CRIF, antisemitik saldırıların yüzde 30’unun Filistin konusuyla bağlantılı olduğunu bildiriyor. Dolayısıyla antisemitik eylemlerin yüzde 70’inin Filistin meselesiyle hiçbir ilgisi yok. Ancak, bu yüzde 70’lik kısım kamuoyunda neredeyse hiç tartışılmıyor.

    Sonuç olarak Fransa’daki Müslümanların güvenliği açısından olduğu kadar tüm vatandaşlar için de karanlık bir perspektif ortaya çıkıyor. Magdeburg’daki Noel pazarı saldırısı İslamofobinin yalnızca Müslümanları değil, sonunda diğer toplulukları da hedef alabileceğini gösterdi.

Öte yandan Fransa’da ise, yargıçların ve avukatların aşırı sağcı Riposte Laïque sitesi tarafından tehdit edilmesi aniden büyük bir mesele haline geldi

    Söz konusu site, 2019’da Bayonne camisine saldıran teröristin düzenli olarak takip ettiği platformlardan biriydi ve yıllardır açıkça İslamofobik terörizmi öven içerikler yayımlıyordu. Özellikle Christchurch cami katliamını gerçekleştiren teröristin, onlarca Müslümanı katleden saldırısını açıkça savunan içeriklere bu sitede yer verildiği biliniyor.

Buna rağmen bu tür siteler hiç sorun yaşanmazken sırf sosyal medya paylaşımlarının altına yapılan bazı yorumlardan dolayı dernekler ve camiler kapatıldı. Bazı yayın evleri sattıkları kitaplarda çok evlilik ya da mirastan bahsettiği için kapatıldı. Şu anda Fransa’da devlet ile sözleşmesi olan hiçbir özel Müslüman okul kalmadı. Şu anki devlet politikasına karşı çıkan kim varsa da Müslüman Kardeşlerden olmak ile suçlandı.

Yani devletin empoze ettiği fikirleri benimsemeyen kim varsa kriminalize edildi.

REKLAM ALANI
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.