enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
38,1008
EURO
43,4851
ALTIN
4.076,20
BIST
9.317,24
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
17°C
İstanbul
17°C
Az Bulutlu
Pazar Parçalı Bulutlu
22°C
Pazartesi Az Bulutlu
19°C
Salı Çok Bulutlu
16°C
Çarşamba Çok Bulutlu
16°C

Kendi çocuklarına daha sağlıklı bizimkilere daha sağlıksız ürün satıyorlar

Hazır gıda ve içeceklerin üstünde yazan içindekiler kısmını okuyup anlayabilsek muhtemelen bu gıda ve içeceklerin hiçbirini tüketmeyiz. Leblebi gibi atıştırdığımız bazı ilaçlar için de geçerli bu. İlaçların içindeki reçetelerde yan etkileri kısmını okuma zahmetine katlansak eminim bu kadar ilaç bağımlısı olmayız. Yani sorunu çözme irademizi kullanmakta tembeliz. Ne içtiğimizi ne yediğimizi ne yuttuğumuzu bilmiyoruz. Okumamakta ısrarlıyız. Etiket okuryazarlığı ile reçete okuryazarlığının toplumda

Kendi çocuklarına daha sağlıklı bizimkilere daha sağlıksız ürün satıyorlar
REKLAM ALANI
17.03.2025 03:00
1
A+
A-

Hazır gıda ve içeceklerin üstünde yazan içindekiler kısmını okuyup anlayabilsek muhtemelen bu gıda ve içeceklerin hiçbirini tüketmeyiz.

Leblebi gibi atıştırdığımız bazı ilaçlar için de geçerli bu.

İlaçların içindeki
reçetelerde yan etkileri

kısmını okuma zahmetine katlansak eminim bu kadar ilaç bağımlısı olmayız.

Yani sorunu çözme irademizi kullanmakta tembeliz.

YAZI ARASI REKLAM ALANI

Ne içtiğimizi ne yediğimizi ne yuttuğumuzu bilmiyoruz.

Okumamakta ısrarlıyız.

Etiket okuryazarlığı ile reçete okuryazarlığının

toplumda yaygınlaşması gerekiyor.

**

Avrupalı küresel şirketlerin
ikiyüzlü insanlık ve doğa düşmanı

olduğunu biliyorduk ama bu kadarını değil.

Ambalajlı aynı marka ürünü kendi ülkelerinde daha sağlıklı başka ülkelere gönderdikleri ürünleri daha sağlıksız üretiyorlar.

Yani aynı marka yabancı bir ürünü kendi çocuklarına daha sağlıklı sunarken bizim çocuklara sağlıksız ürün sunuyorlar.

Özellikle
Batı’daki ürünlerin daha doğal içeriklere

ve daha yüksek kaliteye sahip olduğu gözlemleniyor.

Büyük gıda devlerinin, yoksul ülkelerdeki pazarları hedef alarak, daha düşük kalitedeki işlenmiş gıdaları satmaları, sadece ekonomik açıdan bir sorun üretmekle kalmıyor, aynı zamanda küresel sağlık krizine yol açıyor.

**

Küresel şirketlerin bu
ikiyüzlülüğünü

haberleştiren odatv.com sitesinde 2024 kasım ayında yer alan haberde konu geniş biçimde yer alınmış. O da bilgiler için ATNİ’nin sitesinden faydalanmış;

(https://accesstonutrition.org/in-the-media/food-companies-sell-products-that-are-less-healthy-in-poorer-countries-says-report/)

Haberi bu kaynaktan okumak isteyenler buradan inceleyebilir; (https://www.odatv.com/gastroda/dunya-gida-devleri-nasil-urunler-uretiyor-i-gida-devlerinin-uretimini-yaptiginda-urunlerde-neler-kullaniliyor-120074086)

“Küresel şirketlerin ürünlerini inceleyen bir kuruluş olan Access to Nutrition Initiative (ATNI) tarafından yayımlanan 2024 yılına ait son rapor, dünya çapında dev gıda şirketlerinin, özellikle yoksul ülkelerde sattıkları sağlıksız ürünlerle küresel obezite krizine nasıl katkıda bulunduğunu gözler önüne seriyor.

Nestlé, PepsiCo ve Unilever gibi çok uluslu markaların, (Bunlara ülkelerin yerli markalarını da dahil etmek lazım) düşük gelirli ülkelerde daha düşük besin değerine sahip,
yüksek şeker, tuz ve yağ oranı

içeren işlenmiş gıdaları satmaları, sağlıklı beslenmenin önündeki büyük engellerden birini oluşturuyor.”

**

“Avustralya ve Yeni Zelanda’da geliştirilen Sağlık Derecelendirmesi (Health Star Rating) sistemine dayalı yapılan araştırmalar,
düşük gelirli ülkelerde

satılan gıdaların sağlık değerinin,
yüksek gelirli ülkelerde

satılanlara göre belirgin şekilde daha düşük olduğunu gösteriyor.

Düşük gelirli ülkelerdeki ürünler ortalama 1.8 yıldız alırken, yüksek gelirli ülkelerdeki aynı ürünlerin ortalama değeri 2.3 yıldız.

Bu fark, yoksul bölgelerdeki tüketicilerin daha sağlıksız besinlere yönlendirildiğini net bir şekilde ortaya koyuyor.”

**

“Büyük gıda şirketlerinin, gelişmekte olan ülkelerde daha düşük kalitedeki, ultra işlenmiş gıdalar
ı “sağlıklı” ve “besleyici” gibi iddialarla pazarlamaları,

yıllardır dikkat çeken bir mesele.
Bu gıdalar, çocuklarda kalıcı sağlık sorunlarına yol açabilecek
şekilde şeker ve tuz bağımlılığına

neden oluyor.

Sağlık ve enerji vaatleriyle pazarlanan içecekler ve atıştırmalıklar, adeta bir salgın gibi yayılıyor.

Şirketler, yüksek şekerli ve tuzlu gıdaları çocuklara
“mutluluk”

ve
“modern dünya”

vaatleriyle satıyor.

Birleşmiş Milletler’in verilerine göre, kötü beslenme yılda yaklaşık 8 milyon ölüme yol açıyor.

Araştırma Mayıs ayında DSÖ’nün dergisinde yayımlandı.”

**

Siz siz olun sağlığınız için bir an önce gıdalarda etiket, ilaçlarda reçete okumasını öğrenin.

Büyük şair büyük padişah Kanuni Sultan Süleyman ne diyordu;

“Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi. Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi”

Halk içinde devlet gibi itibar edilen bir şey yoktur. Dünyada bir nefeslik sağlık gibi saadet yoktur.

REKLAM ALANI
ETİKETLER: , , , ,
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.