Maarif Platformu, Enderun Özgün Eğitimciler Derneği ve İstanbul Medeniyet Enstitüsü iş birliğiyle hazırlanan “Türk Eğitim Sistemi ve Zorunlu Eğitimin Yansımaları Çalıştayı” eğitim sisteminin temel sorunlarına ışık tutarak çözüm önerileri sundu. Akademisyenler, bürokratlar, iş dünyası temsilcileri ve eğitimcilerin katkılarıyla hazırlanan raporda, zorunlu eğitimin birey ve toplum üzerindeki etkileri ortaya koyuldu.
Rapora göre, özellikle 12 yıllık zorunlu eğitim, öğrencilerin ilgi ve yeteneklerine uygun bir yönlendirme yapılmasını engellerken öne çıkan hususlar şu şekilde sıralandı;
Maarif Platformu Başkanı Osman Çakmak
Raporda, Tevhid-i Tedrisat Kanunu’nun uygulama biçiminin eğitimde çeşitliliği engellediği belirtilirken, tek tip müfredatın farklı görüşlere tahammülsüzlük ve kutuplaşmayı beslediği ifade edildi. Ayrıca eğitim sisteminin sınav odaklı yapısı, bireylerde eleştirel düşünme yeteneğini körelttiği ve toplumsal kutuplaşmayı artırdığı yönünde değerlendirmeler yer aldı.
“Eğitim, yalnızca sınıflarda değil; sanayi, tarım ve ticaret alanlarına entegre edilerek hayatın her alanında gerçekleşmelidir” denilen raporda, eğitimin hayata entegre edilmesi gerektiği vurgulandı.
Türk eğitim sisteminin, bireysel farklılıkları gözeten ve toplumsal ihtiyaçlara duyarlı bir yapıya dönüştürülmesi gerektiğini belirten rapor, eğitimde köklü reformların altını çizdi. Merkeziyetçi yapıdan uzaklaşılması, mesleki eğitimin desteklenmesi ve farklı öğrenme modellerinin uygulanabilir hale getirilmesi, önerilen çözüm yolları arasında yer aldı. Ayrıca raporda yer alan öneriler, eğitim sisteminin bireylerin potansiyelini ortaya çıkaran ve toplumsal kalkınmaya katkı sunan bir yapıya kavuşması için atılacak adımlar olarak değerlendirildi.