Esed artıklarının güvenlik güçlerine saldırısı ve bazı grupların sivilleri hedef almalarının ardından gerilimin tırmandığı Suriye’de dün birlik mesajları verildi. Krizin atlatıldığını belirten Cumhurbaşkanı Ahmed Şara, “Birliği ve Suriye halkı arasında sivil barışı korumalıyız” dedi. Nusayri temsilcilerden de “fitne” uyarısı geldi.
Suriye sahilinde Nusayri nüfusun yoğun yaşadığı Lazkiye, Tartus ve Ceble kentlerinde, devrik Esed rejimine bağlı silahlı grupların sebep olduğu kaosu sonlandırmak için yapılan operasyonlar şehir merkezlerinde tamamlandı. Suriye Savunma Bakanlığı’na bağlı Askeri Operasyon İdaresi Kuvvetleri, Lazkiye ve Tartus’un ardından Ceble’de de düzeni sağlayarak devrik rejim artıklarını kırsal ve dağlara itti. Savunma Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, 6-7 Mart’ta başlayan rejim artıklarının saldırıları sonucunda 50 güvenlik unsuru yaşamını yitirdi. Açıklamada, Esed ailesinin memleketi olan Lazkiye’nin dağ köylerinden Kardaha yakınlarında, rejim artıkları tarafından kaçırılarak öldürülen güvenlik güçlerinin gömülü olduğu bir toplu mezar keşfedildi. Sahil bölgesindeki olaylar Suriye iç kamuoyunun yanı sıra, dünya kamuoyunun da gündemine geldi. Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara ve Dünya Müslüman Alimler Birliği ve Nusayri şeyhler birlik çağrısı yaparken, Avrupa Birliği (AB) ve Fransa tarafından yapılan açıklamalarda, rejim artıklarının düzeni bozan saldırıları kınandı.
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara, dün Suriyelilere mezhepçi fitneye karşı birlik mesajı verdi. Sabah namazını kıldığı başkent Şam’ın Mezze semtindeki İmam el-Şafii Camii’nde bir konuşma yapan Şara, “krizin güvenli şekilde atlatıldığını” ifade ederek, “Ülkede yaşananlar, beklenen zorluklardır. Birliği ve Suriye halkı arasında sivil barışı korumalıyız” dedi. Akşam saatlerinde Amman’da konuşan Suriye Dışişleri Bakanı Esad Hasan Şeybani de “Bu trajedinin tekrarlanmasına asla müsaade etmeyeceğiz. Biz tüm Suriye halkına eşit şekilde bakıyoruz” dedi.
Bölgedeki gelişmeleri ele almak üzere toplantı gerçekleştiren 49 Nusayri din adamı, yayınladıkları ortak bildiriyle yeni yönetime destek vererek birlik çağrısı yaptı. Lazkiye’deki şeyhler ve ileri gelenler adına yapılan açıklama, Bakara Suresinin 191’inci ayeti “Fitne öldürmekten daha kötüdür” ile başladı. Bildiride, Suriyeli emniyet güçleri ve sivillere rahmet dilenirken, katliama neden olan herkes kınandı. “Fitne ateşini körükleyenler ve onlarla beraber olanlara lanet olsun” ifadelerinin yer aldığı bildiride, sahil bölgesindeki olaylarda, kan dökülmesinde parmağı olduğu ispatlanan, devrik rejimin kalıntılarından ve diğerlerinden hesap sorulması istendi. Silahların Suriye devletinin tekelinde olması gerektiğine işaret edilen bildiride, “Suriye’nin Allah’ın sevdiği ve razı olduğu yolda ilerlemesi için güvenli liman olması açısından önemine” dikkat çekildi.
Nusayri şeyhler tarafından yayınlanan bildiride, “Suriye Arap Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Ahmed Şara’nın kıyı şeridindeki olaylar ve iç barış çağrısı konusundaki konuşmasını takdirle karşılandığı ifade edildi. Bildiride, “Suriye topraklarının ve saflarının birliğinin sağlanması, dış güçlerin planlarının bertaraf edilmesini istiyoruz” dedi. Nusayri şeyhlerin toplantısında, sahil bölgelerinde Nusayrilere silahlanarak yeni Suriye yönetimiyle çatışma çağrıları yapan İslami Büyük Alevi Konseyi’nin feshedilmesi talebi de gündeme geldi. Tarihi bildiriye imza atan Nusayri şeyhleri, Şeyh Gazal Gazal’in başında bulunduğu konseyin feshedilmesi talebinde bulunurken, bu şeyhlerin söz konusu konseyle bir bağlantısı bulunmadığına dikkat çekildi.
Sahil bölgesindeki gelişmeler, Suriye dışında da yankı buluyor. Dünya Müslüman Alimler Birliği, devrik rejim unsurlarının dış güçler tarafından harekete geçirildiğine vurgu yaparak, Özellikle İsrail’in ve bölgedeki müttefiklerinin bu sürece müdahil olduğu ve Suriye’de “fitne çıkarmaya” çalıştığı belirtildi. Açıklamada, Suriye halkının birliğinin hem dini bir zorunluluk hem de ulusal bir gereklilik olduğuna dikkat çekti. Açıklamada, “Suriye halkının birlik olması, ortak bir irade doğrultusunda birleşmesi ve yıllardır süren çatışmalarda hayatını kaybeden milyonlarca insanın fedakârlıklarının boşa gitmemesi gerekiyor” denildi.Açıklamada son olarak, İslam dünyası ve uluslararası toplumun Suriye’deki yeni yönetimin güvenliği sağlama çabalarına destek vermesi talep edildi.
Esed rejimi artıklarının Suriye sahilinde sebep olduğu karışıklara bir kınama da Avrupa Birliği’nden (AB) geldi. Konuya dair bir açıklama yapan AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Başsözcüsü Anitta Hipper, “Suriye’de geçici hükümet güçlerine yönelik son saldırıları ve sivillere yönelik şiddeti güçlü şekilde kınıyoruz” dedi. Hipper, bölge ülkeleri ve dış aktörlerden de Suriye’nin egemenliğine saygı duymasını istedi. Fransa ise olaylardan endişe duyulduğunu belirterek soruşturma istedi.