TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, dünyada çok kutuplu yeni bir düzene geçiş olduğuna dikkat çekerek, “Türkiye de burada yerini alacaktır ama kendisine gösterilen yerde değil, istediği yerde oturacaktır” dedi. Medya kuruluşlarının genel yayın yönetmenleriyle bir araya gelen Kurtulmuş, dünyada yeni güç merkezlerinin ortaya çıkacağı sürecin, Türkiye açısından çok daha şanslı bir dönem olacağını kaydetti.
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, medya kuruluşlarının genel yayın yönetmenleriyle iftarda bir araya geldi. Programdan sonra gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan Kurtulmuş, “Terörsüz Türkiye” hedefine ilişkin “Bu, polemik mevzusu yapılacak bir konu değildir. 40 yıldır verdiğimiz şehitler hepimizin ortak şehidi, acılarımız hepimizin ortak acıları ise bu sorunun çözümüyle birlikte kazanım da milletimizin ortak kazanımı olacaktır” dedi. Meclis’i gizli oturuma davet edip etmeyeceği sorulan Kurtulmuş, “Aslında mesele şeffaf şekilde yürütüldü. İmralı’ya giden heyet bu hafta tekrar partileri ziyaret edecek. İmralı’da ne konuşuldu, neler oldu, bu süreci anlatacaklar. TBMM, Türkiye’nin bütün sorunlarının çözüm yeridir. Dolayısıyla mesele TBMM’deki siyasi partilerin ortak tavrıyla çözümlenecektir” cevabını verdi. Terörsüz Türkiye’nin ardından sivil anayasaya ulaşılıp ulaşılmayacağı sorusunu Kurtulmuş, “Özellikle İmralı süreciyle yeni anayasa çalışmalarının birbiriyle bağlantısı yoktur. İkisi birbirinden ayrı konulardır, ikisini karıştırmamak lazım” diye cevapladı. Kurtulmuş özetle şunları kaydetti:
Aslında uzunca bir süredir üçüncü dünya savaşı çoktan başladı. Bunu bildiğimiz klasik savaş gibi görmemek lazım. Sorunların çözümünde uluslararası hukuk esas alınırsa bu risk ortadan kalkar. Gücü kullanırım ve karşımdaki herkese diz çöktürürüm denirse kendi başını da dünyanın da başını belaya sokar.”
İki kutuplu dünya, tek kutuplu düzen artık geride kaldı. Bundan sonra çok kutupluluk, çok merkezlilik olacak. Dünyada yeni güç merkezleri ortaya çıkacak. Yeni bir dünya kuruluyor, Türkiye burada yerini alacak ve kendisine gösterilen yerde oturmayacak, kendi istediği yerde oturacaktır.
İsrail için bütün limitlerin dolduğu kanaatindeyim. Uluslararası Adalet Divanı İsrail’e dokunuyor. Sonuç olur olmaz, o ayrı bir şey. Dokunulmaz zannedilen İsrail imajı yerle bir oluyor. İsrail’e verilen tüm payelerin arttık bittiğini düşünüyorum. Eninde, sonunda iki devletli bir çözüm olacak. Onun için İsrail bir an evvel işi bitirmek istiyor.
Avrupa bir liderlik boşluğu içerisinde. Tabii Amerika ile Avrupa ilişkilerinin nasıl devam edeceği belirleyici olacak. Biz burada ilkeli durmalıyız. Türkiye açılımı Avrupa’yı da zenginleştirecek. “Bizi AB’ye tam üye olarak alın” meselesi, sadece bizim açımızdan önemli bir kart değil, aslında Avrupa için de rahatlatıcı bir fonksiyon.