Hamas’ın direnişi karşısında çaresiz kalan ve tüm gücünü seferber eden terör devleti, 2 ayda Gazze’nin yüzde 75’ini işgal etmeyi planlıyor. İsrail güçleri bu amaç doğrultusunda yardım sistemini kullanarak 2,3 milyon Filistinliyi, 3 küçük bölgeye sıkıştıracak. İşgalci güç, Batı Şeria ve Ürdün Vadisi’ni de ilhaka hazırlanıyor.
Tonlarca bomba yağdırdığı ve soykırım yaptığı Gazze’de 20 aydır direnişi bitiremeyen ve son çare olarak bütün tugaylarını seferber eden işgalci İsrail güçleri, 2 ayda kıyı şeridinin yüzde 75’ini işgal etmeyi hedefliyor. İsrail Savunma Kuvvetleri’nin (IDF) Gazze’de izlenecek yol haritasına ilişkin yaptığı açıklamada, işgal planları çerçevesinde İsrail güçlerinin odak noktasını Hamas’la mücadeleden toprak ele geçirmeye ve gıda dağıtımını kontrol etmeye kaydırdığı belirtildi. İşgal altındaki Batı Şeria’da da gözünü Filistinlilerin yaşadığı bölgelere diken terör devleti, bir yandan orduyla, diğer yandan istilacı Yahudiler ile yeni bir Nekbe’nin fitilini ateşlemeye çalışıyor.
İsrail medyasına yansıyan haberlere göre, İsrail ordusu, iki ay içinde 2,3 milyon Filistinliyi Gazze’nin yüzde 75’ini kontrol etmeyi planladıklarını açıkladı. Terör devleti, genişleyen askeri operasyonunun bir parçası olarak pazartesi günü yeni bir yardım ulaştırma mekanizması başlatacağını, Filistinli nüfusu Gazze’de üç küçük bölgeye iteceğini ve ardından Gazze’nin kalan dörtte üçünü işgal edeceğini bildirdi. Pazar günü yerel basında yer alan haberlere göre IDF, Gazze Şeridi’ne yönelik yeni saldırısının artık Hamas’la savaşmaktan ziyade toprak ele geçirme, gıda dağıtımını kontrol etme ve Hamas’ın altyapısını yok etme amacını taşıdığını açıkladı.
Bu plan doğrultusunda harekete geçen işgalci İsrail ordusu, Gazze Şeridi’nin güneyinin neredeyse tamamı için Filistinlilere sürgün emri yayımlayarak, bu bölgelere saldırı tehdidinde bulundu. Ordu Sözcüsü Avichai Adraee, sosyal medya hesabından Gazze Şeridi’nin güneyinin en büyük yerleşim alanları Refah ve Han Yunus kentlerinin kırmızıyla işaretlendiği bir harita paylaştı. Bölgeye “eşi görülmemiş şiddette saldırı düzenleyeceği” tehdidini açıklayan İsrail ordusu, buradaki Filistinlilerden, sahil şeridindeki “güvenli olduğunu” iddia ettiği Mevasi bölgesine zorunlu göç emri yayınladı.
Hamas daha önce kalıcı bir ateşkes ve İsrail ordusunun bölgeden çekilmesi karşılığında rehineleri serbest bırakacağını açıklamıştı. Ancak Başbakan Binyamin Netanyahu bu şartları reddetti ve İsrail’in “Gazze’nin tamamının kontrolünü ele geçirmeyi” planladığını ve yardım dağıtımı için militan grubun etrafından dolaşan yeni bir sistem kurmak istediğini belirtti.
İşgal altındaki Batı Şeria’yı da terörize eden işgalci güç, hem orduyu, hem de istilacı Yahudileri seferber etti. Nablus ve Ramallah gibi şehirleri hedef alan askeri baskınlarla Filistinliler göçe zorlanırken, Cenin, Tulkarim ve Nur Şems gibi mülteci kamplarının bulunduğu bölgelerde istilacı Yahudiler adeta terör estiriyor. Filistin Kızılay Cemiyeti (PRCS) Pazar sabahı, bu sabah Nablus’un Eski Kenti’ndeki son İsrail baskını sırasında yaklaşık 10 Filistinlinin yaralandığını bildirdi. tutuklandı.
İsrail’in baskın ve saldırıları ile eş zamanlı Yahudi istilacı terörü de tavan yaptı. Filistin haber ajansı WAFA’ya göre, geçtiğimiz hafta İsrailli yerleşimciler, Ramallah’ın kuzeydoğusundaki bir köy olan Al-Mughaydir’in sakinlerine ait arazide yeni bir yerleşim yolu inşa etmeye başladı. Yeni bir yol inşa eden istilacılar, bu bölgede yaşayan Filistinlilerin konutlarını ve arazilerini ateşe verdi.
Batılı ortakları tarafından bile eleştirilmeye başlanan işgalci güç, bu tutumun sürmesi halinde herhangi bir hukuki teamüle bağlı kalmayacağını belirtti. İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar, aralarında Fransa ve İngiltere’nin de bulunduğu ülkelerin Filistin’i tanıması halinde Batı Şeria’daki yerleşim birimleri ile Ürdün Vadisi’ni tek taraflı ilhak edecekleri tehdidinde bulundu. Israel Hayom gazetesine konuşan Saar, “İsrail’e karşı atılacak her türlü tek taraflı adıma İsrail de tek taraflı adımlarla karşılık verir” tehdidinde bulundu.