İsrail’in soykırıma dönüşü, ateşkesi bozması sürpriz mi? ‘Onlara’ güvenilmeyeceğini herkes biliyordu. Türkiye zaten kapılmadı ateşkesin büyüsüne ve her seferinde, “temkinli iyimserlikle” bile değil, “temkinle” yaklaştı… Yine herhangi Amerikan yönetimi, dünyanın geri kalanına insan gibi davransa bile (!), iş İsrail’e geldiğinde ‘seri katile’ dönüşeceğini de herkes biliyor. Hatta, Demokrat veya Cumhuriyetçi fark etmez, Washington’da, Beyaz Saray’da, Tel Aviv politikalarının Amerikan politikalarını
İsrail’in soykırıma dönüşü, ateşkesi bozması sürpriz mi? ‘Onlara’ güvenilmeyeceğini herkes biliyordu. Türkiye zaten kapılmadı ateşkesin büyüsüne ve her seferinde, “temkinli iyimserlikle” bile değil, “temkinle” yaklaştı…
Yine herhangi Amerikan yönetimi, dünyanın geri kalanına insan gibi davransa bile (!), iş İsrail’e geldiğinde ‘seri katile’ dönüşeceğini de herkes biliyor. Hatta, Demokrat veya Cumhuriyetçi fark etmez, Washington’da, Beyaz Saray’da, Tel Aviv politikalarının Amerikan politikalarını hep zora soktuğu, ayak bağı olduğu söylenip dursa bile…
Trump yönetimi de, yakın günler dahil son bir aydır, ateşkesin kırılabileceğini ve İsrail’in yeniden saldırabileceğini-olumlayan bir dille-alenen söyledi…
İkisi arasında tek fark şu olabilir; İsrail/Netanyahu, “sonuna kadar” gidilmesini politika olarak benimsiyor ve bu bakışın hem iç dengeler hem bölge planlarına yönelik ayakları var. Ama Filistin/Gazze/Hamas’ın tamamen yok edilmesi için herhangi sınırı bulunmuyor, tersine, açık isteği, hırsı bulunuyor. Kudurmuşluk da sayabilirsiniz…
***
Soykırıma dönüşün zamanlamasına da bakalım…
Yani İsrail açısından Suriye’de Rusya’nın bir şekilde bulunmaya devam etmesi, ilaveten, İran’ın dahi “makûl” ölçülerde yaşam bulması, Türkiye’nin nüfuzunu ve Şam’ın gelişen gücünün sulandırılması anlamına geliyor…
***
Bir başka sorunlu alan ise; uluslararası kurum/kuruluşlarda yaşanan erimenin, “sabırla ve zamana dayanarak”-adaletin olmasa bile-hukukun yerini bulması girişimlerinin, Trump yönetimi ile birlikte çökme noktasına gelmesi. İsrail katliamlarına yönelik küresel itirazların ve uluslararası mahkemelerde takip edilen insanlık davalarının takibini içinden çıkılmaz hale sürüklüyor…
***
Ankara’nın tavrında değişiklik zaten yok; “Filistin halkının yanında duruyoruz”. Ancak Dışişleri’nin, “soykırım politikasında yeni aşama” ve “küresel düzeyde barış ve istikrar arayışlarının yoğunlaştığı bir dönemde” ifadelerinin üzerinde, gelecek-kestirimi adına durmak gerekiyor…
İlki aşikâr ama ikincisi Trump yönetimine mesaj sayılabilir. Hem bölgenin istikrarı hem tahrik ettiği “şiddet sarmalı”, Trump yönetiminin aklındaki bölge tasavvurunu zora sokacağı “nasihatı” veriliyor…
İsrail ve Amerika, istedikleri olmazsa hep ‘cehennem kapılarının’ açılacağı tehdidini savuruyor. Ruhlarını satmamış olsalardı, o kapıların üzerlerine ağır ağır kapandığını görebilirlerdi…