Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sağlık Bakanlığı’nın normal doğumu teşvik için yaptığı kampanyaya gelen eleştirilere tepki gösterdi. Bağcılar Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi’nin açılışına katılan Erdoğan şunları söyledi: “Bakanlığımızın normal doğumu teşvik etmesi, cerrahi müdahale yerine normal doğumu özendirmesi sizi niçin bu kadar rahatsız ediyor?” “Sağlık Bakanlığı’nın görevi bu milletin sağlığını korumak değil midir? Bunun için toplumda farkındalık oluşturmak değil midir? Nüfus artış hızımızın, doğurganlık oranımızın düştüğü seviye ortada. Siz rahatsız oluyorsunuz diye tedbir almayalım mı?”
İBB’deki yolsuzluk soruşturmasıyla ilgili konuşan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, basın yayın organlarında her gün yeni bir skandalın haberini okuduklarını söyleyerek CHP Genel Başkanı Özgür Özel’i eleştirdi. Bağcılar Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi’nin açılışına katılan Erdoğan burada yaptığı konuşmada Özel’i kastederek “İstanbul için harcanması gereken kaynakların kimlere peşkeş çekildiği, kimlerin kesesine gittiği, kimlerin zenginleştiği tek tek deşifre oluyor. Normalde haya duygusu olan birisinin bütün bu yaşananlardan sonra insan içine çıkmaması lazım” şeklinde konuştu.
Özgür Özel’in yüzü kızarması gerekirken sağa-sola siyasi ahlak dersi vermeye kalktığını kaydeden Erdoğan’ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle: “Partisini safralarından kurtarmak yerine, yolsuzlukların peşine düşen yargı mensuplarına hakaret ediyor. Dahası, sorumlu sahibi bir siyasetçinin ağzına asla yakışmayan sıfatlarla bakanlarımıza dil uzatıyor. Affınıza sığınarak söylüyorum; meyhane ağzıyla konuşmak siyaset yapmak değildir. İşittiklerimiz karşısında inanın onun adına biz utanıyoruz. Üslubuyla, duruşuyla, kullandığı özenli dille topluma örnek olması gereken siyasetçilerin, rakibimiz dahi olsa hakaretle, kabalıkla, tehditle gündeme gelmesinden inanın onlar adına biz rahatsız oluyoruz.”
“Şunu özellikle ifade etmek istiyorum; hizmet ederken kimsenin oy rengine bakmadan çalıştık. Sizden-bizden ayrımı yapmadan çalıştık. Yakın-uzak demeden çalıştık. Koşturduk, hizmet götürdük. Elhamdülillah, sonuçta sağlık alanında ülkemizi bugün dünyada parmakla gösterilen bir konuma ulaştırmayı başardık. Elbette daha yapacak çok işimiz, gerçeğe dönüştürecek çok hayalimiz var. Biz hiçbir zaman mevcutla iktifa eden bir kadro, böyle bir iktidar olmadık. ‘Bu kadarı da yeter’ gibi bir anlayışla asla hareket etmedik. Hep daha fazlasını hedef alarak koşturduk. Bir işi bitirdikten sonra hemen yenisine başladık. Ülkemizin imkanları arttıkça biz de her alanda hedef ve ölçek büyüttük.”
“Sağlık tesislerimizin imkanlarını iyileştirdik, altyapılarını güçlendirdik, ekipmanlarını modernize ettik. Şurası çok önemli; Bugün tam 2 milyon 840 binin üzerinde vatandaşımıza evde sağlık hizmeti veriyoruz. Koruyucu sağlık hizmetleri ciddi sıçrama yaşanan bir başka alan. Burada Sağlıklı Hayat Merkezlerimizin sayısını son 6 ayda açtığımız 24 yeni merkezle 286’ya çıkardık. Bu yıl 16 farklı branşta hizmet veren 100 sağlıklı hayat merkezini daha inşallah devreye alacağız. Başta sağlık okuryazarlığı olmak üzere vatandaşlarımıza pek çok alanda eğitimler verdiğimiz Sağlıklı Hayat Akademisi’ni 81 ilimize başlattık.
2002 yılında İstanbul’da bulunan kamu hastanelerinin yatak kapasitesi sadece 19 bin 715’ti. Üstelik bu yatakların çok büyük bir kısmı niteliksiz ve yetersizdi. Biz bu sayıyı yüzde 56 oranında artırarak 30 bin 726’ya yükselttik.”
“Bu düzeyde siyaset yapmayı, aziz milletimize ve temsil ettiğimiz makama hürmetsizlik olarak görüyoruz. Bunun için bugüne kadar hep sabırla, vakurla davrandık. Bizim boş işlerle, boş sözlerle oyalanacak zamanımız yoktur. Bizim hedefimiz, gündemimiz, niyetimiz bellidir. Biz Türkiye Yüzyılı’nı inşa etmenin derdindeyiz. Biz milletimizin refahını, huzurunu, gelirini artırmanın peşindeyiz. Biz Türkiye Cumhuriyeti’ni muasır medeniyetler seviyesinin de üstüne çıkarmanın gayretindeyiz. Yeni bir dünya kurulurken Türkiye, bu yeni küresel sistemde hak ettiği şekilde temsil edilsin diye uğraşıyoruz. İnşallah hedeflerimize ulaşana kadar da bu mücadeleyi bırakmayacağız, bu mücadeleyi koşturacağız.”
Ülkedeki muhalefet ve kimi ideolojik çevrelerin kendi vizyonlarını hiçbir zaman anlamadığını kaydeden Erdoğan şunları ifade etti: “Ülkenin yüksek çıkarlarını değil, kendi küçük menfaatlerini düşündüler. Bunların nasıl bir zihin yapısına sahip olduklarını geçen hafta bir kez daha gördük. Bir futbol kulübümüz, Sağlık Bakanlığımızın yürüttüğü bir farkındalık kampanyasına destek olmak için sahaya bir pankartla çıktı. Pankartta hakaret yoktu, eleştiri yoktu, kimseye bir saygısızlık yoktu. Onların iddia ettikleri gibi kadınları rencide edecek hiçbir durum yoktu. Peki ne vardı? Sadece çok önemli bir konuya dikkat çekme niyeti vardı.
Bunun üzerine malum odaklar hemen harekete geçtiler. Önce sporcularımızı ve futbol kulübümüzü linç ettiler. Ardından projeyi yürüten Sağlık Bakanlığımızı hedef aldılar. Sonra da eleştiri oklarını hükümetimize ve şahsımıza yönelttiler. Son derece çirkin ifadelerle bir haftadır ortalığı velveleye verenlere buradan şunu soruyorum; Bakanlığımızın normal doğumu teşvik etmesi, cerrahi müdahale yerine normal doğumu özendirmesi sizi niçin bu kadar rahatsız ediyor? Sağlık Bakanlığı’nın görevi bu milletin sağlığını korumak değil midir? Şayet ortada dünya ortalamalarına göre bir anormallik varsa, buna çözüm üretmek, bu aşırılığın üzerine gitmek değil midir?”
Son 23 yılda sağlık alanında büyük bir dönüşüme imza attıklarını vurgulayan Erdoğan, “Dünyada örnek alınan, birçok ülkenin gelip incelediği modern bir sağlık altyapısını ülkemize kazandırdık. Aile hekimiyle, polikliniğiyle, hastanesiyle, en ileri teknolojili her türlü aracı gereciyle, 23 sene öncesine göre hayal dahi edilemeyen bir seviyedeyiz. Elbette kimi yerlerde birtakım eksiklikler, aksaklıklar olabilir. Ama oralarda da şikayetleri gidermek için yoğun gayret gösteriyoruz. İnsanımızın en iyi sağlık hizmetini alabilmesi için imkanlarımızı seferber etmiş durumdayız” diye konuştu.