300 gazetecinin kaldığı çadırlar bombalandı

İsrail ordusunun Gazze’nin güneyindeki Han Yunus’taki Nasır Hastanesi bahçesinde basın mensuplarının kaldığı çadırları hedef alan saldırısında çadırlar alev alırken gazeteciler diri diri yandı. Korkunç saldırının ardından çadırdaki gazetecilerden Hilmi El-Fakavi ile Yusuf El-Hazandar hayatını kaybetti, onlarca gazeteci de ağır yaralandı. Yaralanan gazeteciler arasında Ahmed Mansur, Hasan İslaih, Ahmed El-Ağa, Muhammed Fayek, Abdullah El-Attar, İhab El-Bardini ve Mahmud Avaz yer alıyor. Katliamla birlikte Gazze’de 7 Ekim 2023’ten beri İsrail tarafından öldürülen gazetecilerin sayısı 210’a ulaştı. Yaşananlara ilişkin Yeni Şafak’a bilgi veren El-Cezire televizyonu muhabiri Mahmud Avaz, “Burada yaşananları dünyaya aktarmak için çalışmalarımızı yürütüp dinleniyorduk. Saldırıdan yaklaşık 1,5 saat önce Han Yunus’ta, yerinden edilmiş sivillere yönelik çok büyük bir katliam işlemişti. Biz de oradaki katliamı anlatmak için bölgeye gittik, görüntüler çekip, yayınlar yaptık. Ardından çadırlarımıza döndüğümüzde çok yorulmuştum, eşimle konuştum ve istirahate geçtim. Yarım saat sonra çok şiddetli bir patlama oldu. Elektrikler gitti ve arkadaşımla birlikte patlamanın şiddetinden ne yapacağımızı şaşırdık. Yüzümden kan akmaya başladığını fark ettiğimde yaralandığımı anladım. Füzenin atıldığı çadıra 3 metre uzaklıkta bulunuyordum ve atılan füzenin parçaları başıma isabet etmişti” dedi. Çok zor şartlarda mesleklerini icra ettiklerini belirten Avaz, sonuna kadar yaşanan katliamları belgeleyeceklerini vurguladı.

Saldırı esnasında çadırlarda bulunan yerel gazetecilerden Sami Berhum “Yaklaşık 300 gazeteci buradaki çadırlarda kalıyordu. Bombalama sesini duyduğumda arkadaşlarımın bulunduğu çadırların yandığına, bazı arkadaşlarımın uzuvlarının önüme düştüğüne şahit oldum. İki gazeteci arkadaşımız şehit oldu onlarca arkadaşımız ağır yaralandı. Şehit olan arkadaşlarım gibi her bir gazeteci ölüm sırasını bekliyor. Bizler burada yaşanan soykırımı anlatmaya ölene kadar devam edeceğiz” diye konuştu. Öte yandan, Filistinli Gazeteciler Forumu tarafından yayınlanan açıklamada, gazetecilerin dünyaya gerçeği aktarma görevini yerine getirirken hedef alındığı belirtildi. Açıklamada, “İsrail’in, Filistin halkına karşı işlediği savaş suçlarının kamuoyuna aktarılmasını engellemek amacıyla medya mensuplarını hedef alma politikasını sürdürdüğü” vurgulandı. Gazze’deki Gazeteciler Sendikası tarafından yapılan açıklamada, uluslararası topluma gazetecileri koruma çağrısı yapıldı. Sendika açıklamasında, İsrail’in gazetecileri hedef alan savaş suçlarına karşı Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne (UCM) başvuru yapıldığı hatırlatılarak, mahkemeden bu konudaki icraatları hızlandırması talep edildi. Açıklamada, İsrail ordusunun gazetecileri hedef alan vahşi saldırıları kınandı.

İsrail ordusunun kaçırdıktan sonra serbest bıraktığı Filistinli tutuklular yaşadıkları dehşeti BBC’ye anlattı. BBC’ye konuşan beş Filistinli, İsrail askerleri ve hapishane personeli tarafından kötü muameleye ve işkenceye maruz kaldıklarını, İsrail kışlaları ve zindanlarında cinsel tacize maruz kaldıklarını anlattı. Bir Filistinli kimyasallarla saldırıya uğradığını ve yakıldığını söyledi. 36 yaşındaki Muhammed Ebu Tawileh, “Yangını söndürmek için bir hayvan gibi yerde çırpındım” ifadeleriyle yaşadığı dehşeti kelimelere döktü. İşkenceye uğrayan Filistinliler, işgalci gücün zindanlarında, soyulduğunu, gözlerinin bağlandığını, kelepçelendiğini ve dövüldüğünü belirtti. Yine kendilerine elektro şok uygulandığını, köpekler tarafından tehdit edildiklerini ve tıbbi bakıma erişimlerinin engellendiğini kaydetti. Bazıları diğer tutukluların ölümlerine tanık olduklarını belirtirken, bir Filisitinli tutuklu ise kafasının kimyasallara batırıldığını ve sırtının ateşe verildiğini belirtti. 4 gün boyunca aralıksız işkenceye maruz kaldığını belirten Ebu Tawileh, yaşadıklarını şu sözlerle anlattı: “İşgalci askerler temizlikte kullanılan kimyasalları bir tencereye karıştırdılar ve kafamı içine daldırdılar, daha sonra yumruk attılar ve bu sırada molozlarla dolu zemine düşerek gözüm yaralandı. gözümü bezle kapatıp yaramı daha da kötüleştirdiler” dedi.